tatil devresini atlattık hamd-ü senalar olsun.
bir debelenme başladı...
o toplantı senin bu toplantı benim, tartışa tartışa yaşam.
güneş açmalarından da vazgeçip bisikletimi ardiyeye kapattım.
ay sonuna dek etkinlikler ve büro ardından da tel aviv-kudüs-israil...
bir 'partner' kuruluşu ziyaret, gerçeği söylemek gerekirse 'kuşak ve 'kültür' farklılıklarıyla nasıl başa çıkılıyor' şu sıralar ilgilendiğim bir konu. merkezde inceleme olarak isimlendireceğim bu gezi için de toplam 6 saat kadar -hem de aktarmalı- uçacağımı düşünce de terliyorum. hani kuliste rolünü beklerken ki heyecan gibi, ışık/bulut görünce geçiyor...
arkadaşım mirco,
çok sık olmasa da buluşup eğleniyoruz, çok zeki ve kurnaz bir dost...
- sırtıma konmuş minik ejderhanın ağzından alevler fışkırıyordu ve ben, saçlarımın tutuşturmasından korkarken...
sevgiler...
150907
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen